Ad

Şifa Yolu Projesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Şifa Yolu Projesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Eylül Dünya Turizm Günü'nü Ekoköy Evinde Dünya Turizm Gününü kutluyoruz.

Dünya Turizm Örgütü (WTO)’nün önerisi üzerine, Turizm bilincinin geliştirilmesi ve bu alanda yaşanan gelişmelerin diğer ülkelere de aktarılarak deneyimlerin paylaşılması amacıyla, Birleşmiş Milletlerin 1980 yılında aldığı kararla, her yılın 27 Eylül günü, “Dünya Turizm Günü” olarak kutlanmaktadır.

Dünya ekonomisinde çok önemli bir yer tutan ve 50 den fazla sektörle etkileşim içinde bulunan turizm sektörü, yarattığı iş kolları ve istihdam olanakları ile sürekli gelişim gösteren bir endüstridir. Turizmin giderek çeşitlenmesi, tüm yıla yayılması ve insanların gezi alışkanlıklarının değişmesi her yıl daha fazla insanın seyahat etmesine ve dolayısıyla sosyal ve kültürel etkileşimin artmasına olanak sağlayarak dünya barışına da katkıda bulunmaktadır.

Sürdürülebilir turizm prensibinden hareketle, gelecek kuşaklara sürdürülebilir bir çevre ve temiz bir gelecek bırakma vizyonu ile günümüzde ekolojik ve biyolojik çeşitlilik dengesini bozmadan günün ihtiyaçlarını karşılamak, turizm pazarlaması açısından önem arz etmektedir. Gelecek kuşakların turizmin gelişmesinden payını alabilmesi amacıyla, istikrarlı ve rekabet edebilir nitelikte istihdam gücü yaratarak, yenilenebilir kaynakları değerlendirerek, nitelikli kalkınmaya da katkı sağlayan bilinçli tüketim ve eğitimi göz önünde bulunduran sürdürülebilir turizm politikalarımızın tüm sektörel paydaşlarımız ile birlikte bütüncül bir yaklaşımla turizm faaliyetlerimizi planlamamız gerektiğine inanıyoruz.

Güdül'ün doğal güzellikleri, kültürel zenginlikleri ve turizm potansiyeli, gelişmişliğin, refahın ve uzlaşma kültürünün en önemli bileşenlerinden olan turizmin büyük bir potansiyele sahip olduğunu göstermektedir. Bu sebeple, Güdül'ün turizm alanında bireysel, toplumsal ve küresel düzeyde daha fazla zenginlik ve barışa vesile olmasını dileriz.

Güdül, şifa yolu projesiyle tanınan köyler arasında öne çıkan bir destinasyondur. Şifalı bitkileri, ekolojik ürünleri, etnobotanik özellikleri ve tarihi mekanlarıyla büyüleyici bir deneyim sunmaktadır. Aynı zamanda, sakin şehir uygulamasıyla da ön plana çıkan Güdül, doğanın korunması, yerel kültürün devam ettirilmesi ve yerel kalkınmanın sağlanması amacıyla önemli adımlar atmaktadır.

Güdül'ün turizm potansiyelini tam anlamıyla değerlendirebilmesi için ilgili kurumlar ve yerel yönetimler, turizmin sürdürülebilirliğini sağlamak adına politikalar üretmelidir. Yerel ekonominin gelişmesi ve kalkınmanın yerelden başlaması için Güdül ve çevresindeki köyler arasında mali ortaklıklar kurulmalı, fonlar oluşturulmalı ve yönetimde işbirlikleri sağlanmalıdır.

27 Eylül Dünya Turizm Günü'nde, Güdül'ün turizm potansiyelinin daha da artması, yerli ve yabancı turistlerin bölgeyi keşfetmeleri ve zengin kültürel mirasa tanıklık etmeleri temennisiyle kutlama yapmaktayız. Güdül'ün doğal güzelliklerini ve kültürel zenginliklerini tüm dünyaya sunmak için çalışmalar yapılmalı, turizmin Güdül'e getireceği ekonomik ve sosyal katkılar en iyi şekilde değerlendirilmelidir. Daha çok zenginlik ve barışın sağlandığı bir turizm sektörüyle, Güdül hem yerel halkına refah getirecek hem de küresel düzeyde anlayış ve uzlaşma kültürünü yayacaktır. 27 Eylül Dünya Turizm Günü kutlu olsun!

Ekoturizm ve Doğal Yaşam Eğitimi bu anlamda bu günü daha da anlamlı kılıyor. Proje kapsamında yaklaşık 2 yıllık emeklerimiz nihayet buluyor.



Vegan, Vejetaryen ve Bitki Bazlı Beslenme Arasındaki Farklar

Vegan, vejetaryen ve bitki bazlı beslenme kavramları, hayvansal gıdaların tüketiminin sınırlı veya tamamen dışlanmasıyla karakterize edilen beslenme şekilleridir.

Vegan beslenme, hiçbir hayvansal ürün tüketmeyi içerir. Bu, et, süt ürünleri, yumurta ve balık gibi hayvansal kaynaklı her türlü gıdayı dışlar. Veganlar, bu beslenme şeklini çevresel, sağlık veya hayvan hakları gibi farklı nedenlerle benimseyebilirler. Vegan beslenme, düşük kolesterol, tansiyon ve kalp hastalığı riski ile ilişkilendirilir. Ancak, protein, kalsiyum, demir ve B12 vitamini gibi besinlerin eksikliği oluşabilir. Veganlar bu besinleri tahıllar, baklagiller, sebzeler, meyveler ve takviyeler yoluyla almaya çalışırlar.

Vejetaryen beslenme, hayvansal ürünlerin bir kısmını veya tamamını tüketmeyi içerir. Laktovejetaryenler, süt ürünleri dışındaki tüm hayvansal gıdaları dışlarlar. Ovovejetaryenler, yumurta dışındaki tüm hayvansal gıdaları dışlarlar. Lakto-ovovejetaryenler, süt ürünleri ve yumurta dışındaki tüm hayvansal gıdaları dışlarlar. Vejetaryen beslenme, vegan beslenme kadar kısıtlayıcı değildir ve bazı besinleri içerir. Ancak, yine de besin eksiklikleri oluşabilir. Özellikle, protein, demir ve B12 vitamini eksikliği sıkça görülür.

İnsanlar birçok nedenden dolayı vejetaryen beslenmeyi seçebiliyor. Örneğin bazı insanlar için vejetaryen beslenme daha sağlıklı olmanın bir yoluyken bazı insanlar ise daha çevreci bir beslenme şekli olduğunu düşündükleri için vejetaryen beslenmeyi tercih edebiliyor.

Farklı şekilde isimlendirilen vejetaryen beslenme türlerinin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

  • Lakto-ovo vejetaryenler: Hem yumurta hem de süt ürünlerini tüketirler.
  • Lakto vejetaryenler: Süt ürünlerini tüketir ancak yumurta yemezler.
  • Ovo vejetaryenler: Yumurta yer ancak süt ürünlerini tüketmezler.
  • Pesketaryenler: Sadece balık yer, diğer et türlerini tüketmezler.
  • Pollo-vejetaryenler: Sadece kümes hayvanlarını tüketir, kırmızı et ve balık türlerini yemezler.
  • Yarı vejetaryen veya fleksitarianlar: Çoğunlukla bitki bazlı yiyecekler tüketir ancak kırmızı et, kümes hayvanı, balık, süt ürünleri ve yumurta gibi hayvansal ürünleri ara sıra az miktarlarda tüketirler.

Vegan Beslenme

Bir vejetaryen beslenme türü olan vegan beslenme herhangi bir hayvansal ürün veya hayvansal kaynaklı bileşen içermeyen beslenme şeklidir. Veganlar et, balık, süt, yumurta, peynir, bal ve jelatin gibi hayvansal kaynaklı bileşen içeren hiçbir yiyeceği tüketmezler. Ayrıca veganlar, hayvanlar üzerinde test edilmiş veya hayvanlardan elde edilen bileşenler içeren kozmetik ve giyim gibi ürünleri de kullanmazlar. Vegan beslenen kişilerde demir, B12 ve kalsiyum gibi bazı besin ögelerinin yetersizliği söz konusu olabiliyor. Şimdi de vegan beslenen kişilerde görülebilen besin eksikliklerini ve bu eksikliklerin nasıl karşılanabileceğini inceleyelim.

Vegan Beslenenler Protein İhtiyaçlarını Nasıl Karşılayabilir?

Vegan bir beslenme şeklinde protein kaynakları doğru seçilerek ve protein kaynaklarının çeşitliliği artırılarak yeterli miktarda protein almak mümkün. İşte bazı öneriler:

Baklagiller: Nohut, mercimek, fasulye, barbunya gibi baklagiller yüksek protein içeriğine sahiptir.

Soya: Soya fasulyesi, tofu, soya sütü ve tempeh yüksek miktarda protein içerir.

Tahıllar: Bulgur, kinoa, yulaf, esmer pirinç gibi tam tahılların protein içeriği yüksektir.

Kabuklu yemişler ve yağlı tohumlar: Fındık, badem, ceviz, fıstık, chia tohumu, keten tohumu gibi kabuklu yemişler ve yağlı tohumlar da yüksek miktarda protein içerir.

Sebzeler: Ispanak, brokoli, Brüksel lahanası, kuşkonmaz, yeşil bezelye gibi sebzeler de protein içeriği yüksek olan sebzeler arasındadır.

Vegan Beslenenler Demir İhtiyaçlarını Nasıl Karşılayabilir?

Bitkisel kaynaklı demir kaynakları için bazı öneriler:

Koyu yapraklı yeşillikler: Ispanak, pazı, kara lahana, brokoli gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler demir içeriği yüksek olan sebzelerdir.

Baklagiller: Nohut, mercimek, fasulye, barbunya gibi baklagiller yüksek miktarda demir içerir.

Kuru meyveler: Kuru kayısı, kuru erik, kuru üzüm, hurma gibi kuru meyveler demir içeriği yüksek olan besinlerdir.

Tam tahıllar: Tam buğday, esmer pirinç, çavdar, yulaf gibi tam tahıllar demir içeriği yüksek besinler arasındadır.

C vitamini demirin emilimini artabilir. Bu nedenle demir içeren yiyeceklerin C vitamini açısından zengin yiyeceklerle birlikte tüketilmesi önerilir. Demir eksikliği olanlar bir hekimin önerisi ile demir takviyeleri kullanabilirler.

Vegan Beslenenler B12 İhtiyaçlarını Nasıl Karşılayabilir?

Vegan beslenenlerin B12 vitamini ihtiyaçlarını karşılamaları son derece önemlidir. Çünkü B12 vitamini sadece hayvansal kaynaklarda bulunur. Bunun yanı sıra vegan beslenenler B12 ihtiyaçlarını B12 ilave edilmiş vegan süt, tahıllar, enerji barları gibi yiyeceklerden; bazı fermente gıdalardan ve mayalardan karşılayabilirler. Ancak bu kaynakların hiçbirinin B12 ihtiyaçlarını tam olarak karşıladığı söylenemez. B12 vitamini yetersizliği sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle veganlar düzenli olarak kan testi yaptırarak B12 düzeylerini kontrol ettirmeli, eksiklik durumunda bir hekim önerisi ile B12 vitamini takviyeleri kullanmalıdır.

Vegan beslenenler kalsiyum ihtiyaçlarını kalsiyumla zenginleştirilmiş soya veya badem sütü bitki bazlı sütler; tahıllar; şalgam ve lahana gibi bazı yeşil yapraklı sebzeler; soya fasulyesi, nohut ve siyah fasulye gibi kuru baklagiller ve badem gibi kabuklu yemişler ile karşılayabilirler.

Bitki Bazlı Beslenme

Son olarak bitki bazlı beslenmeyi yakından inceleyelim. Bitki bazlı beslenme şeklinde temel amaç sağlıklı yaşamaktır. Genellikle et, süt, yumurta, balık gibi hayvansal besinlerin tüketiminin sınırlandırıldığı veya diyetten tamamen çıkarıldığı bu beslenme şeklinde temel olarak meyve, sebze, baklagiller, tahıllar, kuru yemişler, yağlı tohumlar ve bitkisel bazlı protein kaynakları tüketilir. Hayvansal ürünler de az miktarda tüketilebilir.

Bitki bazlı beslenme, doymuş yağ alımını sınırlandırdığı; düşük yağ alımını teşvik ettiği ve aynı zamanda yüksek lif, vitamin, antioksidan ve mineral alımını desteklediği için sağlıklı bir beslenme şekli olarak kabul ediliyor. Bunun yanı sıra işlenmiş yiyecekler de sınırlandırıldığında kalp hastalığı, kanser, diyabet ve obezite gibi birçok kronik hastalığı önlemeye yardımcı olabiliyor.

Özetle veganlar sadece bitkisel gıdalar tüketirken, vejetaryenler süt ve yumurta gibi bazı hayvansal ürünleri tüketebilir. Veganlık ve vejetaryenliğin temel amacı sağlıklı beslenmeden ziyade sağlıklı bir yaşam biçimidir. Bitki bazlı beslenmede ise temel amaç hayvansal ürünlerin yerini alabilecek bitkisel kaynaklı proteinler aracılığıyla hayvansal ürün tüketiminin sınırlandırıldığı sağlıklı bir yaşamdır. Beslenme ihtiyaçlarınızı bitki bazlı gıdalardan karşılama konusunda desteğe ihtiyacınız varsa bir beslenme uzmanından destek alabilirsiniz.



Güdül İçin Şifalı Bitkiler Rehberi

GEF SGP desteği ile Besler Şifa Atölyesi olarak Başkent ve İç Anadolu’nun ilk ve tek sakinşehri olan Güdül ilçesi’nde Sorgun Göleti Tabiat Parkı, ormanlık alanları, Kirmir Çayı, Süvari Çayı, İlhan Çayı gibi doğal güzellikleri fark ettik ve doğal yaşam üreticileri ile çalışmalar yapmayı hedefledik. 

Sakin Şehir Güdül Şifa Yolu Projesi sürecinde aromaterapi kapsamında “Şifalı Ürünler Atölyeleri” ve ekoturizm kapsamında köylerde “Doğal Yaşam Eğitimleri ve Atölyeleri” yapıldı. Şirdan peynir ve ekşi maya ekmek atölye eğitimlerine köylerden 25 kişi ve doğal yaşam çevrimiçi eğitimlere ortalama 450 kişi katıldı. Proje; Ekoturizm, Tıbbi Aromatik Bitki Yetiştiriciliği ve Doğal Yaşam Eğitimleri ile devam edecektir. Projede Dr. Öğr. Üyesi Gülay Çoksarı ile başlayan süreç boyunca Güdül ve çevresinde yetişebilecek 25 adet tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliği ve kıymetlendirilmesi üzerinde duracağız.

Tavsiyelerimiz çoklu üretim olduğunu da unutmayalım. Agroekoloji ve Permakültür ile tıbbi ve aromatik bitkilerin her bahçede yetiştirilebileceğini savunuyoruz. Tabi bu türler tarla, küçük aile çiftlikleri, bahçe ve bostanlar için uygun olduğunu belirtmek isteriz. Daha çok üretici üretebilsin ve daha çok tüketici aracısız bu ürünlere ulaşabilsin diye tıbbi ve aromatik bitkilerin balkonda da üretimi savunuyoruz. 

Rehber için geniş bir literatür taraması yapılarak her bitkinin toprak ve iklim talepleri; arazi hazırlığı ve ekim- dikim; sulama, gübreleme ve bakım; kullanım alanları; hasat ve kurutma özellikleri verilmiştir. Yetiştiricilik için önemli ve kısa bilgiler yanında her bitkinin fotoğrafı verilmiştir. 

Rehberin hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür ederiz. Bu rehber sayesinde, tıbbi ve aromatik bitkilerin yetiştirilmesi yöntemleri hakkında bilgi sahibi olunabilecektir ve bitkilerle yaşam için doğal çözümler sunacaktır.

Rehberi indirmek için tıklayınız


KOLAY SABUN TARİFİ

 MALZEMELER

  1. Zeytinyağı 181 gr
  2. Palm Yağı 159 gr
  3. Hindistan Cevizi Yağı 113 gr
  4. Sodyum Hidroksit 64 gr
  5. Su 149 gr

YARDIMCI MALZEMELER

  1. Kil
  2. Sabun Esansı
  3. Sedef Boya
  4. Kurutulmuş Çiçekler
  5. Doğal Taşlar
SABUN YAPILMA YÖNTEMİ

1. Su ve kostiği ölçümleyerek güvenli ve temiz bir kaba alın. Kostiği yavaş yavaş suya ekleyerek karıştırın.

2. Kostik karışımını güvenli bir şekilde soğumaya bırakın.

3. Katı yağları benmari yöntemi ile eritin ve ısıtmaya başlayın.

Sıvı yağları ekleyin ve karıştırın.

4. Karışımlar 40 - 45 dereceye geldiğinde yağı ve kostiği birleştirin. (Karışımlar arası 5 - 6 derece fark olabilir)

5. Puding kıvamına geldiğinde isteğe göre kil, boya, esans ekleyebilirsiniz. Kıvamı yoğunlaşıncaya kadar blender ile karıştırın.

6. Karışımı kalıba yavaşça dökün ve streçle kalıbı sarıp üzerini örtü ile örtüp dinlenmeye alınız.

7. 24 yada 48 saat kalıpta bekletiniz daha sonra kesin ve kurumaya bırakınız. Süsleme için kuru çiçek ve taş ekleyebilirsiniz.



DOĞAYA SEYAHAT İÇİN 8 ÖNERİ

Doğada vakit geçirmek ve ekoturizm faaliyetlerine dâhil olmanın sağlığa faydaları daha da fark ettik. Bağışıklığı kuvvetlendirmek için açık hava ve güneş ışığını doğrudan almak gerekiyor. Aslında doğa ve çevre hemen yanımızda…  Önce 8 önerimizi gözden geçirmelisiniz.

1 Kendinize bir bahçe veya yeşil alan oluşturun

Kendinize bahçe oluşturun deyince aklınıza gelen dönümlerce araziyi bir kenara bırakın. Güzel bir bahçeyi küçük bir balkonda, evin güneş gören bir penceresinde veya evin herhangi bir alanında yapabilirsiniz. Tek ihtiyaçları su, toprak ve gerekli miktarda güneş almak olsa da faydaları saymakla bitmiyor.  Ağzı geniş bir saksıda oluşturduğunuz masal bahçesi bile ya da teraryum bile işinizi görebilir.

2 Doğada vakit geçirmelik bir zaman belirleyin.

Dışarıda yürümek, öğle saatlerini parkta geçirmek veya açık pencereden kahve yudumlamak bile olsa, dışarıda geçirmek için günlük ya da haftalık zaman diminizi planlayın. Başlangıç için doğa ve çevre için önemli günlerden birini seçebilirsiniz. Dostları davet ederek bu takvimi kesinleştirmiş olabilirsiniz. Şehrin hala sessiz olduğu sabahları yürüyüşe çıkın, koşun ya da bisiklet sürün. Bu şekilde günün sessiz saatlerinde vaktini geçiren canlılarla tanışırken temiz ve serin havanın tadını çıkaracaksınız. Belkide şehir hayatında en çok doğa için biraz vakit vakfetmeliyiz.

 3 Açık havada yapabileceğiniz bir hobiniz ve etkinlikleriniz olsun

Bisiklete binmek, kaykay kaymak veya yürüyüş yapmak gibi açık havada yapabileceğiniz bir hobiniz olursa bu sizi doğal yaşama çok daha yaklaştırabilir. Ekoturizm ve agroturizm güzel bir başlangıç olabilir. Bunun için bazı kavramları bilmekte fayda var.

4 Yeşil alanlara bakın

Bölgenizdeki tüm parkları, yaylaları, ekoturizm güzergâhlarını, yürüyüş parkurlarını, eğlendinlen alanlarını, dağ geçitlerini, gölleri ve ormanları araştırın ve sırayla hepsini ziyaret etmeye çalışın. Muhtemelen daha önce hiç bilmediğiniz ve geri dönmek isteyeceğiniz yerleri keşfedeceksiniz.

5 Doğada seyahat için eğitim ve tecrübeler edinin

Doğada vakit geçirmenin en önemli zorluğu riskleri göze almaktır. Acil yardım ve yürüyüş tekniklerini öğrendiğiniz sürece riskleri göze almak kolaylaşacaktır.

6 Evinizde odalardan yada balkon en az birinin penceresi doğaya dönük olsun

Eğer taşınıyorsanız en azından odalardan birinin yeşil veya deniz gören bir oda olmasına özen gösterin. Eğer bu şekilde bir odanız olursa bu alanda gün içinde evdeyken bile doğayla bağınızı koruyabilirsiniz.

7 Öğünlerinizi yeşil alanlara saklayın

Bunu yaz ayları boyunca ben de mümkün olduğu kadar yapmaya çalışıyorum, bir kutunun içinde akşam yemeğini paketliyorum ve yakınlarımla bir parka, sahile veya yeşillik alana gidip yanımda yemek götürüyorum. doğada yemek bir başka olduğunu söyleyelim. Doğal üreticilerle bir hasat mevsiminde buluşmalıyız.

8 Türleri tanımlamayı öğrenin ve doğa kültürü edinin

Çiçeklerin, bitkilerin, ağaçların ve kuşların adlarını öğrenmeye dikkat edin ve bu sayede daha önce farketmemiş olabileceğiniz bir dünyayı tanımaya başlayın. Onları görmenin ve keyifli bir vakit geçirmek için türleri tanıyalım. Doğadaki kavramları ve terimleri öğrenmek bakış açınızı geliştirecektir.

Pek yakında Sakin Şehir Güdül Şifa Yolu Projesi kapsamında “Doğaya Seyahat Eğitimleri” başlayacaktır.



Korunan alanda ekoturizm

Sürekli bozulan iklim, turizm tutkunları için bir uyanış çağrısı yapmıştır. Bu olumsuzluklar karşısında doğa turizmi bir fırsat, bir lütuf olarak karşımıza çıkmaktadır. Ekoturizmin etkisi yerel halklar ,gezginler ve genel olarak ülkemiz için çok olumlu ve faydalıdır.

Turizm bir bütün olarak belirli yerlerin doğal güzelliğini olumsuz etkilemiştir. Bu, turizm standartlarına uyması için turistik destinasyonların ( turistler için cazip kabul edilecek farklı doğal çekicilikleri ve özellikleri barındıran yerler) ticarileştirilmesinin bir sonucudur.

Ekoturizm, çevreye duyarlı gezileri, yani hem destinasyonun doğal çevresine hem de yerel topluluğa saygı duyan gezileri teşvik etmek için belirli uygulamaları ve değerleri teşvik eder.

Ekoturizm , “çevreyi koruyan ve yerel halkın refahını artıran sorumlu seyahat” anlamına gelir. “Doğa turizmi” olarak da adlandırılan ekoturizmin amacı, turizmin çevre üzerinde yarattığı etkiyi en aza indirmektir. Buradaki fikir, seyahat yoluyla koruma, yerel halkları ve sürdürülebilir kalkınmayı birleştirmeye odaklanmaktır.

Milli parklarımız ve diğer korunan alanlarımız hayvanların ve bitkilerin hayatta kalabileceği ve gelişebileceği güvenli sığınaklar sağlayan hayati yaşam alanlarını içeren Türkiye biyoçeşitliliğin korunmasının temel taşını oluşturur.

Bununla birlikte Milli parklar aynı zamanda doğal mirasımız olan muhteşem manzaralar, olağanüstü yaban yaşamı ve görkemli ormanlar olmak üzere en iyilerini korur. Diğer korunan alanlarla birlikte, ekonomik ve sosyal refahımızın temelini oluştururlar, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi çekerler.

Ekoturizm neden önemlidir?

Ekoturizm, katkısız, bozulmamış doğal ortamlara odaklanır, Kültürel ve çevresel farkındalık oluşturur, Ziyaretçiler ve yerel halk için olumlu deneyimi teşvik eder, Turizmin çevre üzerindeki etkisini en aza indirir, Yerel halk için istihdam ve finansal fırsatları artırır ve Kendi lehine finansal faydalar sağlayarak korumayı teşvik eder.

Doğaya dayalı turizm iş fırsatları yaratmakla kalmayıp aynı zamanda doğayı, yerel kültürü ve vahşi yaşamı koruyan ekoturizm destinasyonlarına dönüştürüyor. 

Eko-turist, sürdürülebilirlik ve çevre dostu nitelikler göz önünde bulundurularak inşa edilen konaklama yerlerini tercih eder. Eko-günlük turizminde, eko-tatillerden doğal ortamlara veya pansiyonlardan sürdürülebilir malzemelerle yapılmış otellere kadar çeşitli yerlerde konaklama imkanları ortaya koyar.

Ekoturizmin temel özellikleri nelerdir?

-Destinasyonun ekosistemini, florasını ve faunasını önemsemek ve korumak.
-Çevre eğitimini ve bilincini geliştirmek 
-Yerel halklara ve geleneklerine saygı duymak.
-Yerel işletmeleri desteklemek.
-Ekoturizmin bireysel ve toplu yaşam kalitesini artıran büyük avantajlar sunar.
-Organik ürünlerin tüketimini ve doğada yapılan aktiviteleri ve sporu teşvik ettiği için sağlığa fayda sağlar.
-Yerel halkın ve geleneklerinin refahını teşvik eden, bölgenin doğasına ve kültürüne özen gösteren ve yerel kaynakları koruyan etik değerleri öğretir. 

Yaşamın biçimlerini ve çevremizdeki doğayı anlamak, saygı duymak ve sevmek, sürdürülebilir bir yaşam tarzını mümkün kılmanın tek yoludur.Bu şekilde bir farkındanlık yaratılır ve bir bütün olarak toplum için avantajlar ortaya koyar.

Bu bağlamda doğayı korumak, evimizi, kaynaklarımızı ve gelecek nesillerin yaşam kalitesini korumak demektir. Birincil amaçları biyolojik çeşitliliğin korunması olmasına rağmen, Milli Parklarımız ülkemiz insanlarına paha biçilmez ekonomik, sosyal, kültürel ve sağlık yararları sağlayabilir.

Şifa Yolu Projesi kapsamında Güdül ile Sorgun Tabiatı Koruma Alanı arasında bir köprü vazifesi görecek olan Ekoturizm yolu önemli bir destinasyon olacaktır.



Ekşi maya ekmekler atölyesi

 “Ekmek aslanın ağzında” olsa bile var gücümüzle çabalar, “ekmeğimizi taştan çıkartırız”. Zor günlerimiz olur ise, “soğanı ekmeğimize katık edip yeriz”. Hep zor olacak değil ya, gün gelir, “ekmek elden, su gölden yaşarız”…

Anadolu, her bir köşesinde kendine has yapım ve pişirim teknikleriyle ekmek hazînesidir. Orta Asya’dan Küçük Asya’ya, Anadolu buğday bereketiyle büyüyen bir hazîne; emek, Anadolu insanının en değerlisidir. Allah’ın hikmeti, kulun nimetidir.

Bizde ekmek, yere düşünce alınır, öpülür, alına konulur. Ekmeğe hürmet edilir.

Ekşi maya yaptığımız ekmek, geleneksel birikimle probiyotik bir özellik taşır. Sağlıklıdır, doğaldır, el emeğidir.

Ekşi maya ile ekmeğin hepimizin ihtiyacı olduğunu unutmayalım.

🍞 DOĞAL YAŞAMDA EKŞİ MAYALI EKMEK ATÖLYESİ 🍞

8 Kasım 2022 Salı,

Saat: 13.30-16.00

Yer: Güdül- Tahtacıörencik Köyü.


🍞 Sıfırdan Ekşi Maya Yapımı 

🍞 Ekşi Mayanın Kullanımı 

🍞 Ekşi Mayanın Muhafazası 

🍞 Unların Genel Özellikleri 

🍞 5 Çeşit Ekmek Eğitimi


EĞİTİM İÇİN EKMEKLERİMİZ:

 - Tereyağlı Sütlü Tost Ekmeği,

 - Tam Buğday Unlu Tost Ekmeği,

 - Akdeniz Ekmeği,

 - Tohumlu Tam Buğday Ekmeği,

 - Geleneksel Köy Ekmeği.


🍀Ekmek Şefi & Eğitmeni Rabia Eda Acarca (@geleneksel_eksimaya)


Ücretsiz eğitime herkesi bekleriz. Proje @sgpturkiye

ve @undpturkiye tarafından destekleniyor ve 

tabiki @beslersifa tarafından yürütülüyor.


#ŞifaYolu #Güdül #Ankara #SGPTurkiye #BeslerŞifa

#BeslerŞifaAtölyesi

#YeşilOrmanOkulu

#ŞifaYolcuları

#aromaterapi #fitoterapi

#ekoturizm



Şirdan Mayalı Salamura Peynir Atölyesi

🧀 Geleneksel Şirdân Mayalı Salamura Peynir Atölyesi 🧀


9 Kasım 2022 Çarşamba,

Saat: 13.30-16.00

Yer: Güdül- Tahtacıörencik


🧀 Peynir Yapımında Mayalar

🧀 Şirden Mayası Nedir ve Nasıl Kullanılır?

🧀 Şirden Mayası Nasıl Hazırlanır?

🧀 Şirden Mayasının Faydaları

🧀 Şirden Mayalı Salamura Köy Peyniri Yapımı


Eğitimde şirdân mayasından şirdân mayası ile peynir yapımına ve faydalarına yönelik birçok bilgi sizlerle paylaşılacaktır.


🍀Eğitmeni Rabia Eda Acarca


@beslersifa nın yürüttüğü ve @undpturkiye ve @sgpturkiye tarafından desteklenen *Sakinşehir Güdül Şifa Yolu Projesi* kapsamında ücretsiz eğitime herkesi bekleriz.


#ŞifaYolu #Güdül #Ankara #SGPTurkiye #BeslerŞifa

#BeslerŞifaAtölyesi

#YeşilOrmanOkulu

#ŞifaYolcuları

#aromaterapi #fitoterapi

#ekoturizm



Şifa Yolu Projesi Koordinasyon Toplantısında Yapılanlar ve Yapılacaklar

Proje için yapılan koordinasyon toplantısında bugüne kadar yapılanlar ve bundan sonra yapılacaklar hakkında istişare yapıldı.

Proje Genel Çerçevesi

Ankara Güdül ilçesi Başkent’in ve İç Anadolu’nun ilk ve tek sakin şehir olmasıyla birlikte cazibe merkezi haline gelmiş ve doğal güzellikleri ile daha da ilgi çekici hale gelmiştir.

Küresel Çevre Fonu (GEF) Küçük Destek Programı (SGP) Türkiye tarafından desteklenen Sakin şehir Güdül Şifa Yolu Projesi Ankara Sincan- Besler Şifa Atölyesi tarafından yürütülmektedir.

 Proje Amaçları

Projeyle şifa yolundaki tıbbi ve aromatik yetiştiricilerin ve destinasyonların kapasitelerinin artırılmasını amaçlanmaktadır. Hem ekoturizm faaliyeti hem de sakin şehir uygulamasıyla doğanın korunması, kültürün devam ettirilmesi ve yerel birimler bazında sürdürülebilir orman yönetimi, biyoçeşitliliğin zenginleştirilmesi ve sürdürülebilir insani ve kırsal kalkınmanın sağlanması hedeflenmektedir.

Derneğimiz uhdesinde Sincan ilçesinde bulunan Besler Şifa Atölyesi tarafından oluşturulacak Aromaterapi ve Ekoturizm Çalışma Grupları sayesinde kapasite geliştirme faaliyetleri yürütülecektir.

Proje Ekibi

  1. Proje Koordinatörü- Cemile Çetin
  2. Eğitimler Koordinatörü- Mustafa Çetin
  3. Mali Yönetim ve Satın Alma Uzmanı- Mehmet Yağcı
  4. İzleme ve Değerlendirme Uzmanı- Şifa Besler
  5. Sosyal Medya ve İletişim Uzmanı- Mehmet Yağcı
  6. Çevre ve Kırsal Kalkınma Uzmanı- Süleyman Çetin

Proje İlk Dönemi Faaliyetleri

(Haziran 2022- Eylül 2022)

1- Proje Başlangıç Çalıştayı ve Raporu;

Güdül ilçe merkezi, Sorgun Tabiatı Koruma Alanı ile beraber Tahtacıörencik, Yeşilöz, Yelli, Karacaören, Kayı ve Kavaközü olmak üzere 6 köyde etnobotanik potansiyeli ve ekoturizm araştırması yapıldı.

Raporu web sayfamızdan inceleyebilirsiniz. Raporu: Rapor için tıklayınız

2. 2- Şifa Yolu  Seminerleri

1)       Genç Lokman Hekimlerin İhtiyaç Analizi,

2)       Doğal Yaşam Ve Helali Arama Stratejileri,

3)       Şifalı Ürünlerden Helal Ürünler Üretmek,

4)       Şifalı Bitkiler Nasıl Toplanmalı Ve Kurutulmalı,

5)       Doğada Acil İlk Yardım Teknikleri.

3.  3- Şifa Yolu Ziyaretleri

Aromaterapi Çalışma Grubunun Yaptığı Programlar;

1)       Proje Açılış Çalıştayı Arazi Gezisi, 

2)       Lavanta Hasadı Ve Güdül Ziyareti,

3)       Güdül Ziyareti ve TADYA Kahvaltı Festivali,

4)       Güdül Doğal Ürünler Pazarı Ziyareti,

5)       Şifalı Destinasyonlar Çalışması.

Proje sahası hakkında bilgi alındı, yöre insanı ile tanışıldı, yörenin şifalı bitkiler potansiyeli araştırıldı.

 

 

4.  4- Şifa Yolu Ziyaretleri

Ekoturizm Çalışma Grubunun Yaptığı Programlar;

1)       Ekoturizm Çalışma Grubu Toplantısı Ve Arazi Çalışmaları,

2)       Permakültür Eğitimi Ve İyi  Uygulama Ziyareti,

3)       Güdül'de Kahvaltı, Bağbozumu Ve Doğa Yürüyüşü.

Şifa Yolu rotası belirlendi, istişareler yapıldı ve yapılabilecekler konusunda araştırma yapıldı.

 

 

5- Görünürlük Çalışmaları (Dergi, Radyo, Festivaller, Makale, Web sayfası).

Proje İkinci Dönemi Faaliyetleri

(Ekim 2022- Aralık 2022)

1) 1- Doğal Yaşam Eğitimleri,

1)       Gıda Katkı Maddeleri Ve Etiket Okuma,

2)       Zehirsiz Ev,

3)       Doğal Yaşam Ve Sağlıklı Beslenme,

4)       Doğal Yaşam İçin Ekmek,

5)      Tıbbi Ve Aromatik Bitkilerle Doğal Yaşam.

2) 2- Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği ve Atölyeleri,

3) 3- Doğal Yaşam Becerileri Atölyeleri

1)       Doğal Yaşamda Ekmekler Atölyesi,

2)       Şifalı Şerbetler Atölyesi,

3)       Yerel Peynir Lezzetleri Atölyesi,

4)       Doğada Acil İlk Yardım Atölyesi,

5)       Ekoturizmde Hizmet Atölyesi.

4) 4- Ekoturizm Evi Açılışı,

5-5- Şifa Yolculuları Programları


Şifa Yolcuları Katılmak İster misiniz?

Ankara’da proje fırsatlarından faydalanmak ve proje faaliyetlerine etkin katılım için Şifa Yolcuları adlı whatsapp grubu ve sosyal medyası olan bir girişim kurulmuştur.

Neden Şifa Yolcuları?

1- Şifalı Yiyecekler ile kendi tariflerinizi yapmak ve kışlık hazırlıklar yapmak,

2- Şifa Yolu’nda keşifler, doğada yürüyüş yapmak ve tarihi-kültürel birikimi yerinde görmek,

3- Şifalı Duraklar'da yöresel lezzetler keşfetmek,

4- Yerelde Doğal Yaşam Üreticilerini desteklemek,

5- Atalık Tohum takas etmek,

6- Ücretsiz eğitimler ve fırsatlardan haberdar olmak,

7- Doğa kültürü ve sürdürülebilir ekoturizm kültürü ile görsel içerik elde etmek için Şifa Yolcuları'na katılmalısınız.

Şifa Yolcuları instagram; www.instagram.com/sifayolcular

Web sayfamızdaki başvuru formundan

Şifa Yolcuları’na katılarak

bu fırsatlardan faydalanabilirsiniz.

BAŞVURU FORMU


ŞİFA YOLU BAŞVURU FORMU

GEF SGP Türkiye tarafından desteklenen "Sakin Şehir Güdül Şifa Yolu Projesi" başladı. Besler Şifa Atölyesi mihmandarlığında şifalı destinasyonlara dair eğitimler düzenleniyor. 

Başkent ve İç Anadolu’nun ilk ve tek sakinşehri olan Güdül ilçesi; Sorgun Göleti Tabiat Parkı, ormanlık alanları, Kirmir Çayı, Süvari Çayı, İlhan Çayı ve doğal yaşam üreticileri ile dikkat çekmektedir. Ankara keçisi diğer bir adıyla tiftik keçisi Anadolu'da 13. yüzyıldan beri yetiştirilmektedir.

Sakinşehir Güdül Şifa Yolu Projesinde Fırsatlar

Sakinşehir Güdül Şifa Yolu Projesinde; şifalı ürünler ve köylerde doğal yaşamı destekleme eğitimleri yapılmaktadır. Şirdan peynir, şifalı şerbetler, ekşi maya ekmek atölye eğitimlerine köylerden 25 kişi ve doğal yaşam çevrimiçi eğitimlere ortalama 450 kişi katılmıştır. Eko Köy Evinde; ekoturizm, tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliği ve doğal yaşam eğitimleri devam edecektir. 

Eğitimlerden ve fırsatlardan faydalanabilirsiniz.

Proje başlangıç  raporumuz

Şifa Yolcuları instagram sayfamız

Şifa Yolculuları youtube sayfamız

Yeni dönem başlıyor

Şifa Yolcuları Başvuru Formu; Tıklayınız

Sosyal Medya hastagleri;

#ŞifaYolu #Güdül #Ankara #SGPTurkiye #BeslerŞifa #BeslerŞifaAtölyesi #YeşilOrmanOkulu #TıbbiveAromatikBitkiler #aromaterapi #fitoterapi #ekoturizm #etnobotanik



Neden Şifa Yolcularına Katılmalısınız

 Neden #ŞifaYolcuları?

1- Yerelde #DoğalYaşam üreticilerini desteklemek,

2- #ŞifalıDuraklar'da yöresel lezzetler keşfetmek,

3- #ŞifalıYiyecekler ile kendi tariflerinizi yapmak ve kışlık hazırlıklar yapmak,

4- #ŞifaYolu’nda doğada yürüyüş yapmak ve tarihi-kültürel birikimi yerinde görmek,

5- #AtalıkTohum elde etmek,

6- #Ücretsiz eğitimler ve fırsatlardan haberdar olmak,

7- Daha çok #doğakültürü ve sürdürülebilir ekoturizm kültürü ile görsel içerik elde etmek için #ŞifaYolcuları'na katılmalısınız.


#ŞifaYolu #Güdül #Ankara #SGPTurkiye #BeslerŞifa

#BeslerŞifaAtölyesi

#YeşilOrmanOkulu

#ŞifaYolcuları

#aromaterapi #fitoterapi

#ekoturizm



Agroekoloji de Permakültür Eğitimi ne katılım sağlandı

Eğitmenlere yönelik permakültür eğitimi 5-6 Eylül 2022 tarihlerinde Ankara Kalkınma Ajansı tarafından gerçekleştirildi. Proje koordinatör yardımcısı Mustafa ÇETİN eğitime katılım sağladı.

İki gün süren programın ilk gününde küresel ekolojik sorunlar, iklim değişikliği ve endüstriyel tarım konuları yanı sıra permakültür kavramı, doğal tarım ve bahçecilik ile kentsel tarım ve ekolojik yaşam uygulamaları ele alındı. Ayrıca okul bahçeleri örnek uygulamaları incelendi. Dr. Ceyhan Temürcü tarafından yürütülen programın ikinci gününde Güdül İlçesi’nde yer alan Tahtacıörencik Köyüne saha ziyareti gerçekleştirildi. Permakültür uygulamaları gerçekleştirilen köyde iyi uygulamalar yerinde gözlendi. 

Tahtacıörencik Köyünde İyi Uygulamalar

Güdül merkeze 14 km uzaklıkta yer alan köy, iklimi ve doğal güzellikleri ile dikkat çekiyor. Karadeniz geçiş kuşağının ılıman etkilerinin görüldüğü köyde ürün çeşitliliği ve dayanıklılığı öne çıkıyor. Son yıllarda yürütülen permakültür uygulamaları ile köy, ekolojik tarım konusunda model olarak gösteriliyor. Ankara Kalkınma Ajansı tarafından gerçekleştirilen eğitim programında köyde yürütülen çalışmalar yerinde incelendi. Doğadan öğretiler ile sürdürülebilir bir yaşamın hayata geçirildiği köyde domates, biber, patlıcan, bamya, kabak, armut, çilek, üzüm gibi ürünler yanı sıra tomatillo (Meksika Domatesi) gibi egzotik türler de yetiştiriliyor. Öte yandan köyde biberiye, lavanta, sarı kantaron gibi türlerde de başarılı uygulamalar gözlendi; üreticiler ile bir araya gelinerek görüş alışverişinde bulunuldu. Eğitim programının Ankara’da çeşitli okullarda görev yapan öğretmenlerde permakültür, ekolojik tarım ve sürdürülebilir yaşam başlıklarda farkındalığı artırması, okul bahçelerinde uygulamaların yaygınlaşması bekleniyor.

Permakültür

Permakültür, doğal ekosistemlerin çeşitliliğine, istikrarına ve esnekliğine sahip olan tarımsal olarak üretken ekosistemlerin bilinçli tasarımı ve bakımlarının sağlanması olarak tanımlanıyor. Dünyada başarılı uygulamaları olan permakültür pratiklerinin Ankara’da da yaygınlaşması hedefleniyor. 

Kentsel Tarımın Geliştirilmesi Programı

Ankara Kalkınma Ajansının Yeni Nesil Kırsal Kalkınma Sonuç Odaklı Programı kapsamında yürütülen Kentsel Tarımın Geliştirilmesi Programı ile Ankara’da farkındalığın ve kapasitenin artırılması amaçlanıyor. Bu çerçevede yerel yönetimler, bakanlıklar, sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler arasında iş birliklerinin geliştirilmesi hedefleniyor. Perma kültüre yönelik Ajans çalışmaları önümüzdeki süreçte devam edecek.









Şifa Yolu Ekoturizm Çalışma Grubu Çalışmalarına Başladı.

 Bilindiği gibi Sakin Şehir Güdül Şifa Yolu Projesi bir çalıştay ve akabinde yapılan arazi çalışmalarıyla başladı. Çalıştay sonrası yayımlanan rapor ile projenin başlangıç hikayesi kayt altına alınmış ve proje ekibinin sahayı gözlemlemesi sağlanmıştır. Aromaterapi çalışma grubu Şifa Yolu Ziyaretlerine devam etmektedir. Bu kapsamda Güdül'ün şifalı destinasyonları ziyaret edilmekte ve proje faaliyetleri için görüşmeler devam etmektedir. Başlangıç raporu; https://www.beslersifa.com/2022/06/sifa-yolu-projesi-ilk-raporunu-yaymlad.html

Proje ekibinin de bulunduğu Ekoturizm çalışma grubu ile proje sahasında çalışmalar başladı. Çalışmada Orman Yüksek Mühendisi Ali Dervişoğulları, Doğa Gezginleri Ali Şen, Yardımcı pesonel Ahmet Faruk Çevik, Proje ekibinden Recep Kahriman ve proje koordinatör yardımcısı Mustafa Çetin katıldı. Yapılan toplantılara muhtarlar yanında sırasıyla Yeşilöz köyünden Adalet Karadayı ve Tahtacıörencik köyünden Adnan Durmuş katılım sağladı.

Sonuç olarak

Çalışma Grubu güzergah üzerinde çalışmalar yaptı. Ekoturizm yolu için veriler toplanırken yapılacak avan proje için istişareler yapıldı. Proje kapsamında uzlaşı sağlanması için çalıştay yapılacak ve projenin alt yapı çalışmaları yapılacaktır.


FAYDALI BİLGİLER

GEF Küçük Destek Programı (SGP) Türkiye destekli "Sakin Şehir Güdül Şifa Yolu Projesi" başladı.
Besler Şifa Atölyesi mihmandarlığında şifalı destinasyonlara dair eğitimler düzenleniyor. Projeye dahil olanlar ile "Şifa Yolcuları" kurulmuştur. Siz de Şifa Yolcularına katılarak eğitimlerden ve fırsatlardan faydalanabilirsiniz.

Proje başlangıç raporu; https://www.beslersifa.com/2022/06/sifa-yolu-projesi-ilk-raporunu-yaymlad.html

Şifa Yolcuları instagram hesabı; www.instagram.com/ankarasifayolculari

Şifa Yolculuları youtube kanalı; https://youtube.com/channel/UC1B_P2QeI3kRELRj7nPP9-Q

Sosyal Medya çalışması için hastagler; #ŞifaYolu #Güdül #Ankara #SGPTurkiye #BeslerŞifa #BeslerŞifaAtölyesi #YeşilOrmanOkulu #TıbbiveAromatikBitkiler #aromaterapi #fitoterapi #ekoturizm #etnobotanik

Şifa Yolcuları başvuru formu ile Besler Şifa Atölyesi'nde yüzyüze ve Ankara civarında yapılan programlara katılabilirsiniz. 
Şifa Yolcuları Başvuru Formu; https://docs.google.com/forms/d/1aU1NmPzahZk-Gt0E1zq7r30YlgzPB916YHkVZ3tQcxA/edit





© www.beslersifa.com | Her hakkı sağlıklıdır.
Coded by @suleymancetinx | ile yapılmıştır.